Gece Yolcuları İle Röportaj

[Tokioßaby~]

Gece Yolcuları, 3. stüdyo albümleri Kalbin Kadar Yakın'la sevenleriyle bir kez daha kavuşmanın heyecanını yaşıyor. Aranjör olarak Cem Özkan'ın imzası bulunan albümde bir de Değer mi'nin coverı var. Ramiz'in de rapiyle katıldığı "Değer mi" Gece Yolcuları'nın aynı zamanda çıkış şarkıları.

TMC'nin ofisinde buluştuğumuz grup, bütün elemanlarıyla röportaja katıldı. Zaten, albüm de röportajın ortasındayken geldi ve bu anın heyecanını sıcağı sıcağına, grupla beraber yaşadık.

Üç albümdür çalıştığınız Cem Özkan’la çok uyumlu ve keyifli bir işbirliği var değil mi?
Cem Özkan’ın müziğimize olan katkısı, bilgisi birikimi ve geniş yürekli yapısıyla bizim için çok doğru bir insan. Daha sonra gördük ki Cem Özkan bütün albümlerimizde Gece Yolcuları’nın 6. elemanı gibi. Kendisi de solo albümünden sonra yaptığı bir çok röportajda Gece Yolcuları yüzünden prodüktörlüğe başladım, onlar beni bulaştırdılar diyor. Biz hatta 3. albümde korktuk (şaka tabi) acaba bize prodüktör olur mu diye.

Gece Yolcuları’na dışarıdan bakarak yapmak istediği şeyi içselleştirmiş ve doğru dokunuşlar yapan bir insan. Albümün her yanında , Cem Özkan’ın dokuşları farkediliyor.

Kalbin Kadar Yakın’da neler değişti?
Soundumuz ve sözsel yapımızda bir gelişim var ama değişim yok. Gece Yolcuları Türkçe’yi çok doğru kullanmaya çalışan bir grup. Zaten Rock Müziğin en büyük zorluklarından bir tanesi Türkçe sözlü yapabilmektir. Bu konuda en az eleştiri alan gruplardan biriyiz.

Sounda dair ne gelişmeler oldu?
Hem sözsel hem sound olarak birinci ve ikinci albümden sonra üçüncü albümde bir basamak daha üste çıktık. Biz bunu daha evvelden birinci albümden beri dile getiriyorduk çünkü Gece Yolcuları, değişime ve kendi dışındaki akan dünyaya hiçbir zaman kapalı olmadı. Bu grup dinledikleriyle, müzisyenlik tekniğiyle, ifadesiyle her zaman gelişen bir grup. Mesela bu albümde sahne üstündeki Gece Yolcularının enerjisi fazlasıyla hissedilecek.

Birinci albüm çok akustik ve naif bir albümdü. Bu bizim planımızdı. İkinci albümde daha yarı akustik biraz daha dinamizm üstteydi. Üçüncü albüm bayağı dinamik, gitar aranjeleri bol olan alev alev bir albüm. Gece Yolcuları’nın müziğin bütün alanlarıyla tatmin olabilmek isteğinden kaynaklanıyor bu yaptıkları.

Bir grup sadece akustik albüm yapıp yıllarca akustik tavrını sürdürürse müzisyen olarak bazı alanlarda tatminsizlik yaşayabilir. Biz Gece Yolcuları’nın bütün bestelerini müziğin her alanıyla ilgili eşleştirmeye çalışan ve bu alanda bireysel işler de yapan bir grubuz. Bu albüm biraz da o enerji ve ateşi yansıtıyor.

Değer mi’de görebileceğiniz bir takım değişiklikler var. Mesela bizim Değer mi ile çıkma sebebimiz de o. Albümümüzü anlatan bir fragman gibi.

Bir fragman gibi düşünün. Bunu Değer mi’de gözlemleyebiliyorsunuz. Gece Yolcularını şu ana kadar dinleyenler için biraz daha sert ve üstte bir albüm. Hangi tür şarkıları cover yaptığını çok net görebiliyorsunuz. Herşeyi görebileceğiniz bir parça. Albüm sıralamasına bakarsanız birinci parça değildir. Orda başka birşeyi anlatmaya çalışıyoruz. Genel geçer ezberlerin tersini yapmaya çalışan bir grubuz.

İkinci albümde bize demişlerdi ki “Seninle bir dakika” acayip güçlü, çok güzel bir parça niye onunla çıkmadınız. Bu albümde de Değer mi ile çıkışımız konuşuluyor. Bunlar bizi mutlu ediyor.

Gece Yolcularını bir çok farklı projede gördük. Ama sizi en çok hangisi heyecanlandırıyor?
Bizim için herşeyden önemlisi Gece Yolcuları’nın birlikte ürettiği albümler. Aslında bir numarada bu var çünkü temel işimiz bu.

Gece Yolcuları’nın ürettiği müzik dışında nefes aldığı kendini bir tatil beldesine attığı ve tekrar şarj olduğu işler gibi görüyoruz biz bu işleri.

Mesela bir sinema filminde çalışmak onun sosyal ilişkilerini düşünün. Sinema filmini seyredip müzik yapmak bambaşka bir alandır. Bu alanda müzisyenlik bütün grup elemanlarının o alandaki tepkilerini ölçebilmek bambaşka bir mutluluk bambaşka bir yeniden şarj olma durumu var.

Dizi müziklerinde bambaşka dinamikler var. Bunları orda test edebilme şansınız var. Sıfır bir diziye jenerik yaptığınızı düşünün. Sözlü bir jenerik yaptığınızı düşünün. Bu neredeyse yeni bir beste kadar ciddi bir çalışma gerektiriyor. Bazen çuvallayabilirsiniz de biz henüz çuvallamadık ama niye çuvallamayasınız sonuçta işiniz bambaşka bir iş ve o anlarda kendinizi mutlu etmeye çalışıyorsunuz.

Ama mesela bu grup çok fazla konuşmasa bile gerçekten birinci günden beri söylediği müziğin her alanında olmak isteyen bir grup iddiasında ve bunun da arkasında. Örneğin bu grup Türkiye’nin en önemli iki futbol kulübünün yüzüncü ve 40. yıl marşlarını yaptı. Bunun için ortaya çıkıp Gece Yolcuları bunu yaptı demedi. İnanılmaz tatmin olduk. Onun karşı tarafta oluşturacağı magazinsel tepkinin çok büyük önemi yok bizim için. Ama bir marş yaptığında stadta o takım gol atıp sizin parçanız golden sonra çalındığında çok büyük bir tatmin yaşıyorsunuz.

Gece Yolcuları’nın sadece tek bir alanda yaşadığı tatminlerle beslenebilmesi mümkün değil. O yüzden bu tip denemelerle kendi müzisyenliğimizi de taze tutuyoruz. Ama sonuçta Gece Yolcuları’nın bir ismi de var. Bu ismin asla bir projede çuvallamasını istemeyiz. Çok ciddi ve estetik çalışıyoruz. Sonunda çıkan iş eğer bizi tatmin etmiyorsa gerçekten o işten ne kazanımımız olursa olsun o işi çıkartmamayı yeğliyoruz.

Aslında grup olarak kendinizi kanıtladınız o yüzden hangi şarkıyla çıkarsanız çıkın çok da önemli değil sanki?
Evet rahatız o anlamda. En iyi albüm bu mu hayır bir sonraki albüm. Bizim bütün bakış açımız hep bu. Şu andaki tekniğimizde enerjimizde çok fazla çalışarak özel bir albüm yaptığımıza inanıyoruz. Değer mi ile çıkma sebebimiz bir fragman gibi olması. Albümde diğer 13 parçanın içinde Gece Yolcuları’nın tatlarını bulabilecekleri fazlasıyla parça var. Artık konserlerimiz bir derece üsttte bir derece daha ateşli olacak.